ADİL DÜNYA DÜZENİNDEN BEKLENTİLERİMİZ 21 Mart 2022, 22:22
Evrensel hukuk değerleriyle güçlendirilmiş
Adil dünya yönetim modelinin kurulması gerekmektedir.
Yıllarca devam edecek olan geçmişle kavgamız hala bitmedi. Bitmeyecekte. Aslında insanın yaradılışında var olan merak etme ve öğrenme duygusu bugüne kadar neler yaşandığı nasıl yaşandığı hakkında birçok tarihsel belgelerin oluşmasına sebep olmuştur. Bu yüzden insanlık yaşanılanların doğru aktarılması hususunda bilimsel metotlar üretmiştir. Bu metodun özünde Yaşanılan ne ise onun sonraki kuşaklara aktarılması ve değerlendirmesi için olayın yaşandığı zamanı, konusun ne olduğu olayın hangi sebep sonuç ilişkilerine dayandığına ilişkin açıklayıcı inandırıcı verilerin tarafsız bir şekilde nakledilmesi gerekir. Tarihsel süreçleri sübjektif değerlendirmelerle bezemek insanlığa yapılan en büyük zulümdür. Ne yaşayan ne de yaşatan için bir sonuç üretmez. Zorbalıkların insanlığı hapsettiği her süreçte, bilim hapsedilmiş, kalemler susturulmuş, düşünceler yok sayılmıştır. Bu sebeple, yaşanılan tarihsel süreçler, karşılıklı tutulan yazılı kaynakların doğruluğu ile olaylar su yüzüne çıkacaktır. Bugün her insanın bir arşivi vardır. Bu arşivde sübjektif ve objektif değerlendirmelere sebebiyet verecek materyaller vardır. Yazılan şiir, yazılan romanlar, duygulara hitap edilen sanat eserleri dahil olmak üzere sübjektif değerlendirmelere tabi tutulurken, bunun yanında devletten ya da kurumlardan alınan resmi vesikalar fotoğraflar objektif değerlendirmelere tabi tutulacaktır. İnsanın şüphe ederek gerçekleri araması hatta sorgulaması yaratıcı olmasından kaynaklanmaktadır. İnsanın nefes alıp vermek gibi olan bilinç altı sorgulamaları bu çağda olduğu gibi her çağda var olmuştur. Bu yüzden birçok kez sorgulayan şüphe edenler baskı gruplarının, iktidarların hamleleriyle ya bedenleri ya da düşünceleri hafızalardan silinmek istenmiştir. Sebep sonuç ilişkilerinden kaynaklı olarak, geçmişte yaşananları bugünkü bilinç düzeyimizle sorgulayarak hüküm vermek haksızlık olur. Her olay zamanın şart ve sebeplerine göre meydana gelir. Bu sebeple geçmişin hesabını soracak olan bugünkü neslin, hesabını soracağı hatta bedel ödeteceği kişilerin bu dünyadan göçmesiyle birlikte bedel ödeyecek kimsede kalmamıştır. Ancak bunu devlet yaparsa devletin sürekliliği söz konusu edilebilecektir. Buda ayrıca değerlendirilmelidir. Aslında Unutturulmaması gereken insanlığa doğaya yapılan yanlışlardır. Buda bir daha olmasın dediklerimizdir. Aslında var ettiğimiz değerleri koruma adına tarhı süreçleri diri tutmaktır. İşte bu insanlık davasıdır. İnsan olmanın hali hazırda güçleştiği bir çağda yalanı, riyakârlığı, cahilliği atamadığımız ortadadır. Okulların çağdaş eğitimden, araştırıcı sorgulayıcı anlayıştan uzak olması ile birlikte bilimin ve bilim insanlarının aydınlanma aydınlatma görevlerini yapamadığını açıkça ifade etmeliyiz. Bunun sonucunda tarihsel hafızası olmayan insanlar çıkarları uğruna yıllarca kazandığımız değerleri kolayca alt üst etmektedirler. Toplum adına görev yapanların, laf olsun torba dolsun diye bilgileri olmadıkları konular hakkında fikir sunmamaları gerekir. Yetkili insanların topluma yapacakları açıklamalar bilgiye dayalı anlaşılabilir olmalıdır. . Öyle ki taşlar yerine oturmalı gelecek kuşak iki ileri bir geri gitmemelidir.
Antropologların doğa bilimcilerin genetiğimizle ilgili araştırma yapan diğer bilim insanlarımızın halen geleceğe taşımak istedikleri bilgi ve birikimlerin yanında çeşitli hastalıkları çözmek gibi dertleri de vardır.
İnsana yakışmayan halleri genetik yapımızdan silebilir miyiz?
Psikolojik hastalıkları genetik yapımızla uğraşıp çözebilir miyiz?
Hastalıkları yok edebilir miyiz?
Kinden ,ihtirastan beslenen , baskıcı kişiliklerden nasıl kurtula biliriz. Suç işlemeye meyilli olan kişileri düzeltebilir miyiz ?
Aslında toplumsal düzen oluşturucuları var ettiğimiz devletin düzenini hak ve adalet duygularıyla güçlendirmeliyiz. Üretmeden paylaşmadan yaşamanın mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz. Ancak birlikte var ettiğimiz yönetim anlayışımızda her noktada paylaşımı adil kılmalıyız. ..
Öne geçmek için ,haksızlık yapmak yerine daha çok çalışarak kendimizi başarılı kılmalıyız. .insan kayırmak yerine bu topluma hizmet etmek için kendini geliştiren insanlara değer vermeliyiz.
Devletin daha iyi yönetilmesi için sübjektif değerler yerine objektif değerleri öne çıkartmalıyız.
Bilim ve akıl artık her konunun sebebini çeşitli metotlarla ortaya çıkartmaktadır. Hem sebebini hemde çözümü ortaya koyan tarafı artık netleştirmeliyiz. Birtakım dogmaların ve feodalitenin yada güçlünün egemenliğine dur demeliyiz.
Tarihi kendimize göre yazamayız. Yaşayan yada yaşatan kim olursa olsun bugünkü değerlerimiz üzerinden yaşanmamıştır. Ne geçmişte yaşanılanı nede geçmişi bugün yaşamanın bize bir katkısı yoktur. Unutulmaması gereken insan hakları ve eşitliğidir. Evrensel hukuk değerleriyle herkesin adil olmasını sağlayıcı bir dünya yönetim modelinin kurulması gerekmektedir. Aksi taktirde tiranlar krallar, diktatörler yada adına ne derseniz deyin onlar tarihin tekerrürden ibaret olduğunu anımsatıp bizlere yaşanmışları yeniden yaşatacaklardır.
Metin Ağırman
DIĞER HABERLER
-
NEDEN GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM PANELİMİZİN SONUÇ RAPORLARI KİTAPÇIĞI YAYINLANDI
30 Eylül 2022, 23:04 -
Kent Kültürü ve Demokrasi Derneği, "Neden Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem?" başlıklı bir panel düzenledi
20 Haziran 2022, 17:04 -
Kent Kültürü ve Demokrasi Derneği, "Neden Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem?" başlıklı bir panel düzenledi
20 Haziran 2022, 16:44 -
2022 YILI ÜYELER BULUŞMASI KARTAL'DA GERÇEKLEŞTİ
21 Mart 2022, 22:25 -
ADİL DÜNYA DÜZENİNDEN BEKLENTİLERİMİZ
21 Mart 2022, 22:22 -
KATILIMCI KENT VE KATILIMCI YEREL YÖNETİMİN ADIMLARI NASIL OLMALI?
21 Mart 2022, 22:21 -
YEREL YÖNETİMLER ve DEMOKRASİ
21 Mart 2022, 22:20 -
ÜLKE TOPRAKLARIMIZ SATILDIKÇA, ÜRETİMLER AZALIR DIŞA BAĞIMLILIK ARTAR
21 Mart 2022, 22:20 -
DERNEĞİMİZİN “KENT KÜLTÜRÜ VE DEMOKRASİ” ANKETİNİN SONUÇLARI YAYIMLANDI
21 Mart 2022, 22:20 -
KENT KÜLTÜRÜ NEDEN ÖNEMLİ?
21 Mart 2022, 22:19